5 Ekim 2013 Cumartesi

Gün 12: Gökçeören - Çukurbağ

Kaç km: 23 km
Ne kadar sürdü: 8:40
Su: 5 saat kadar yürüdükten sonra akan çeşmesi olan, köşklü möşklü güzel bir kamp alanı var. Ayrıca yolun başlarında da birkaç çeşme var. Kamp alanından sonra, hatırladığım kadarıyla hiç su yok.
Ekip: 4 kişi
Özel bir durum: Yok
İşaretlemeler: İşaretlemelerin iyi olduğu bir yol. Yalnız yolun en başında asfalt yoldan ilerliyorsunuz ve sonra toprak yola dönüşüyor falan. Oralarda sanırım yine yol genişletme çalışmaları nedeniyle işaretler silinmiş hep, 2-3 tane ya gördük, ya görmedik. Endişelenmeyin ve dümdüz devam edin, hiçbir yere sapmayın. 1 saat kadar yürüdükten sonra yol kendiliğinden önce sağa sonra sola kıvrılacak ve 'S' çizip aynı yöne devam edeceksiniz. İşaret aramaya gerek yok hiç. Sonra bir eve varacaksınız, yol ikiye ayrılıyor; işaret göremeseniz de soldan devam edin; biraz ileride elektrik trafosunun oradan (ki orada su da var) yine soldan devam edin.

Sonra Phellos 13 km tabelasından sağa döneceksiniz ve bu etabın en zorlu kısmına ulaşacaksınız. Taş yollardan sıkı bir çıkış. Burada da işaretler yer yer kayboluyor ama yürüme yolu çok belirgin olduğu için pek sıkıntı yok. Yalnız 1 saat kadar çıktıktan sonra, çok belirgin olmayan bir işaretle sağa dönüyor yol. Dikkat edin, kaçırmayın! Buradan sonra yol kolaylaşıyor ve iyi haber: bir daha hiç çok zorlu bir kısım olmayacak.

Yol durumu: Yukarıda da yazdım; çok keyifli ve bir saatlik bir kısım haricinde zorlu olmayan bir etap. Yoksa bu kadar uzun yolu bir günde almak mümkün olmazdı. Ama 9 saate yakın yürüyüş söz konusu. Erken çıkın! 

Bu arada Phellos antik kentine (çok da güzeldir) ulaştıktan sonra Antiphellos tabelasının yönüne devam edeceksiniz ve Çukurbağ'a varana kadar 3 km kadar daha yürüyeceksiniz. Phellos'u son durak sanarsanız, bizim gibi hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. ((:

Varılan yerde Market vs: Çukurbağ kocaman bir köy olmasına rağmen (3 camili falan, düşünün) Kaş ve Ağullu'dan alışveriş yapıldığı için bakkal vs yok. Dikkat! Ama halk çok sıcakkanlı ve yardımsever. Epey kişi yardıma, bir şeye ihtiyacımız olup olmadığını sordu.
Kalınacak yer: 3 camiinin de köşkü ve su kaynağı var. Ama ben size Cemal amcanın pansiyonunun (Dede pansiyon) karşısındaki zeytinliği önereceğim. Çukurbağ'a iner inmez karşınıza çıkan caminin 50 metre aşağısında solda. Bize kendisi teklif etti. Hatta tuvaletini, bahçesini de kullanmamızı kendisi önerdi. Çadırları da bahçesine kurabilirdik, gerek duymadık. (Ama zeytinlik hafif eğimli olduğundan, fena da olmazmış aslında.)
Diğer: 20 km'nin üzerinde yürüdüğümüz bu etaptan ben çok büyük keyif aldım. En sevdiklerimden olarak aklıma kazındı.
Dede (Cemal amca) ile mutlaka tanışılmalı, çok tatlı!
Misafirperverlikleri inanılmaz. Muhtemelen şahit olacaksınız.

--------------------------------------------------------------

Eğer bu blogdaki bilgiler işinize yaradıysa ve bana para veya başka bir armağan iletmek isterseniz şuradan ulaşırsınız di mi? emreertegun@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder